Biz Firavun 'u Niye Sevmeyiz?

Size bir soru: Biz Nemrut'u niye sevineyiz? Elcevap: Yahudiler sevmezler de ondan... Nemrut, Yahudilere kötülük etmiştir, bu zatı o yüzden sevmeyiz.

Kutsal Kitap'a göre Yahudiler, MÖ 2000'lerde Fırat'ın ötesinden Mezopotamya 'ya girerler. MÖ 1700'lerde Abram adlı aşiret reislerinin peşinde bir Ur kentinden çıkarak kuzeye yönelirler. (Yahudi Abram'a Müslümanlar Hz. İbrahim derler) Yahudiler orada Asur krallarından biri (I. Şemsi Adad olabilir) ile takışırlar. Yahudi söylencesinde "Nemrut" adı verilen bu kral, Hz. İbrahim' i ateşe atar. Hz. İbrahim yanmadan çıkar. Nemrut'u dine davet eder. "Kafir" Nemrut kibirlenir, kendisinin Allah oldu- ğunu söyler. (Şimdi biliyoruz ki o zamanlar krallann hepsi "Allah'la ilişkide olan" gibi görülüyordu)  Hz. İbrahim'in Allah'ı "Yehova", Nemrut'un burnundan içeri bir sinek sokar. Sinek, Nemrut'un beynini kurcalamaya başlar. Nemrut, kendi kafasına tokmak vurdurup ölür.

Yahudiler, sonraki bütün yaşamlarında Nemrut'a lanetler ederler. Biz de Yahudilere bakarak lanetler yağdmnz. Suratsızlara "Nemrut" falan deriz. Oysa adamcağızın ne bizimle, ne diğer Müslümanlarla bir tanıştığı ettiği yok. Sorunu 3700 yıl önceki Yahudilerle...

Bir de Firavun'u sevmeyiz... O neden? Firavun'u Yahudiler sevmez de ondan... Yahudiler Nemrut'tan kurtulduktan sonra MÖ 1600'lerde Mısır'a giderler. Birçoğu köleleştirilir. MÖ 1250'lerde Moiz adlı aşiret reislerinin ardından Mısır'ı terk ederler. (Yahudi Moiz'e Müslümanlar Hz.Musa derler).  Kaçmadan bir gece önce Mısır'ı soyup soğana çevirirler. Kutsal Kitap, bu hırsızlığı övünerek anlatır. Firavun, bunların peşine düşer. (Bizde nasıl krallara "padişah", İran'da "şah" deniyorsa, Mısır krallanna da "firavun" denilirdi). Yehova, Hz.Musa 'ya yardım edip Kızıldeniz'i geçirir. Ardından gelen Firavun'u ise boğar. Yahudiler, bütün tarihleri boyunca Firavun' a lanet yağdırırlar. Onlara bakarak biz de yağdırırız. Despotlara, zalimlere, sevmediğimiz vurguncu büyüklere "Firavun" deriz. Oysa ne biz, ne diğer Müslümanlar Firavun'un bir despotluğunu, zalimliğini görmemişiz. Firavun'un bize bir ettiği yok. Firavun 'la sorunu olan bizden 3250 yıl önceki Yahudiler. Müslümanlar Yahudi 'yi sevmezler ama bir yandan da tuhaf bir şekilde Yahudi'nin düşmanına düşman, dostuna dostturlar.

Yahudilerden yalnızca Firavun ve Nemrut düşmanlığım almamışız. İslam, bir kültür ve gelenek olarak hemen hemen Yahudilik'ten inrniş. Yahudi folkloru, adap, anane ve erkanı üstüne kurulmuş. Yahudiler ve Araplar Semitik denen ortak bir kül- türün iki kardeşidirler. Kardeşler arasında nasıl bir akrabalık ve kültür birliği varsa Yahudilerle Araplar arasında da aynı birlik var. Semitik ailede Yahudiler, kültürel açıdan ağabeydirler. Küçük kardeş (Araplar) ağabeye öykünmüş, çok şeyi ondan öğren miş, onun davranışını, dünya görüşünü, tarihini, söylencesini, dinini... özetle "kokusunu" almıştır. Ağabey olan Yahudi'nin Allah'ı "Yehova", mekandan münezzeh olup her yerde hazır ve nazırdır. Alemlerin rabbıdır. Hayır ve şer Yehova 'dan gelir. Yehova'nın peygamberleri, melekleri vardır. Peygamberlik temelde asılolarak bir Yahudi alışkanlığı ve kültürüdür. Yehova, peygamberlere kitaplar gönderir. Yahudilik 'te öldükten sonra insanlar dirilirler. İslam imanının "amentüsü", bu altı Yahudi şartından alınmıştır. Yahudiler, İslamiyet'ten bin yıl önce oruç tutar, ibadet eder, zekat verir, sünnet olur. Yehova adına kelime-i şahadette bulunur ve Kudüs Tapınağı' nda önemli merasim ve ziyaretlerini yaparlardı. Bütün bunlar, "İslam' ın beş şartı" dediğimiz şeylerin asıllandır.

Yahudilik'te de İslam'dan çok önce 32 önemli farz bulunur, harfler, rakamlar kutsal sayılır, ay takvimi kullanılırdı. Yahudi ağabey, İslam kardeşin doğumundan bin yıl önce domuz yemezdi. Çünkü domuz, ağabeyin totemiydi. Ağabey, dualar söyleyerek Yehova 'ya kurban keserdi. Kurban dışı et kesimlerinde de ağabeyin bazı merasim ve şartları vardı: Eti kesen Yahudi olmalı, hayvanın kanı akıtılmalı, başı ayrılmalıydı.. vs. Yahudiler, haftanın bir günü çalışmazlar, o gün topluca ibadete giderlerdi. Kutsal kente doğru yönlendirilmiş olan tapınaklardaki eski putları kırmışlardı. (Örnek: Josias'ın kırımı, MÖ 640,609) Ağabey, tapınmadan önce abdest alır, tapınağa ayakkabısını çıkarıp girer, Yehova 'ya kafa tutmuş olmamak için, tapınakta başını bir fesle örterdi. Ağabey'in karısı tapınakta erkeklerden ayrı bir yere oturtulur, hayızlı iken tapınağa giremez ve evde tapınamazdı. Evlilik ve boşanma dinsel bir konuydu. Ağabey, cinsiyet ve kadın üstünde titiz ve baskıcıydı. Yahudi toplumunda bütün eylemler "günah" ve "sevap" kavramlarıyla değerlendirilirdi. Bir insanın ya da toplumun başına bir felaket gelmişse o insan ya da toplum, Yehova 'nın "emir ve nehiylerine" (yasaklarına) uymamış olmalıydı vs.

Bütün bunlar, Hz. Muhammed daha doğmadan bin yıl önceden beri Yahudiliğin temelleriydi. Bu kültür, kendisine komşu ve akraba olan Arap kabilelerini de etkilemişti. Hz. Muhammed bu kültür içinde büyüdü. Bu kültür çerçevesindeki Kuran'da elbette Yahudilere kötülük eden Nemrut ve Firavun lanetlenecekti. Kuran'da anlatılan olayların çoğunluğu Yahudilerin söylence ve tarihleridir. Kuran'da adı geçen peygamberlerin istisnasız bütünü Yahudi aşiret reisleri, kralları ya da politik önderleridir. Böyle olması da doğaldır. Elbet, bir evin içinde kardeşler birbirlerinin kültürünü alacaklardır. Kültür antropologları, Arap ve Yahudilerin etnik kökleri ile dil, edebiyat, müzik ve tüm kültürlerinin aynı bir özellik gösterdiğini bilirler. Bu, etnik ve kültürel birliğe "Semitik Kültür" adını verirIer. Yahudilik ve İslamlığı da bu kültürün içinde, altında, bu kültüre bağlı, bu kültür dairesinin benzer birer alt ürünüdürler. Bilimsel görüş böyledir.

Böyleyken bizimkilerin aynı bir tek ağacın dalını tutup (Müslümanlık), ana daldan (Yahudilik) bunca nefret etmeleri nedendir? Olsa olsa kültür tarihi bilgisinin eksikliğinden... Bilgidir ki, sonunda bütün bu alanları aydınlatacak ve insanların hepsini önyargısız, özgür evrenlerde kardeş edecektir.

Yazar: Şükrü Günbulut - 2000'e Doğru - 10 Ocak 1993

Kaynak: Erdoğan Aydın, Kuran ve Din, Islamiyet Gerçeği 1- Cumhuriyet Kitapları

Firavun II Ramses mi?          Islamiyet Gerçekleri 

   Islamiyet Gerçekleri (yedek link)

Free Web Hosting